Sorularla islamiyet-7->CEVAP: Hz. Ömer zamanında müslümanlar İran şahı Yezdicerd'in kızlarını esir aldıklarında Hz. Ömer onlara diğer esirlere yapılan muamele gibi muamele edilmesini istemişti. Hz. AH şöyle dedi: 'Ey mü'minlerin emiri! Kralların kızlarına sokaktaki kızlar gibi davranıl-maz.'
Bunun üzerine Hz. Ömer 'Onlara ne yapalım?' diye sordu. Hz. Ali şöyle cevap verdi: 'Her birine bir değer biçelim, değerlerini de yüksek tutalım. Ayrıca onları diledikleri erkeğin emrine girmekte serbest bırakalım.' Hz. Ömer bu teklifi kabul etti. Bu sırada kızlardan Şâh-ı Zenân isminde olanı öne çıkarak Hz. Ali'nin oğlu Hüseyin'i tercih ettiğini bildirdi.
Hz. Ali bu gelişme üzerine oğluna şöyle dedi: "Ey Abdullah'ın babası! Bu hanım sana yeryüzünün en hayırlısını doğuracaktır."
Çok geçmeden müslüman olan bu hanımla Hz. Hüseyin evlendi. Kendisine çok iyi muamele etti ve bu hanım efendinin müslümanlığı gayet güzel oldu. İsmi de değiştirildi. Havle, Gazele, Selafe gibi isimlerle çağrılır oldu.
İşte bu hanımlar şahmın ısrarla rabbinden bir dileği vardı: Hz. Hüseyin'den bir oğlunun olması. Nihayet Yüce Allah bu dileği kabul eyledi. Dünyaya getirdiği oğluna Hz. Hüseyin, Ali adını verdi. İşte bu, Zeyn'el Âbidin idi.
Zeyn'el Âbidin'in annesi doğumdan sonra yakalandığı sıtmadan kurtulamayarak vefat etti. Küçük Ali'nin gözetimini ve yetiştirilmesini, emrine tahsis edilen bir hanım kölesi üstlenmişti. Bu kadıncağız Hz. Hüseyin'in (bu öksüz) oğlunu aşırı derecede seviyor ve ona şefkat gösteriyordu.
Zeyn'el Âbidin on yaşına varır varmaz Medine'deki Peygamber'in mescidine gitmeye başlamıştı. Orada babasından Kur'an dinliyor, hadis ve ilim öğreniyord^u.
Zeyn'el Âbidin kalp gözü açık, zeki ve yaptığı işi maharetle yapan biri idi. Zeyn'el Âbidin ilimde yüce payelere erişti. Artık insanlar çeşitli ilimlerde ona danışır olmuşlardı.
Hz. Muaviye'nin oğlu Yezid idareyi ele alınca Hz. Hüseyin karşı çıktı. Çocukları ile birlikte Medine'den ayrıldı. Yolda Zeyn'el Âbidin şiddetli bir hastalığı yakalandı. Babası Hz. Hüseyin "Oğlum! Arzun nedir?" diye sorduğunda Zeyn'el Âbidin şu cevabı verdi: "Babacığım arzum Allah Teâlâ'ya benimle ilgili bir şey yapmasını teklif eden biri olmamaktır."
Hz. Hüseyin oğlunun bu cevabını pek beğendi. Ona: "Güzel söyledin oğlum. Hz. İbrahim'e: "Bir isteğin varsa yerine getireyim" demişti de, Hz. İbrahim: 'Ben rabbime bir şey teklif etmem. O bana yeter, O, ne güzel vekil'dir' cevabını verdi" dedi.
Hz. Hüseyin ile hasımları arasında savaş bir süre devam etti ve Hz. Hüseyin şehit edildi. Çocukları Yezid'e götürüldü. Aralannda Zeyn'el Âbidin de vardı. Orada (küçüklüğüne rağmen) herkesin önünde Yezid'e hoşlanmayacağı sözleri gayet edebi bir şekilde ve cesaretle söyledi.
Zeyn'el Âbidin amcası Hz. Hasan'ın kızı Fatıma ile evlendi. Kendisini ibadet ve zühd hayatına verdi. İlim meclislerine gider gelirdi. Özellikle Zeyd b. Eslem'in toplantılarına katılırdı. Zeyd, önceleri köle idi. Daha sonraları hürriyetine kavuşmuştu. Na'fi b. Cübeyr, Zeyn'el Âbidin'e (bir gün) şöyle dedi: "Ne tuhaf şey? Sen insanların en faziletlisi ve efendisisin. Oysa köle olan Zeyd'in meclisine gidiyor ve onunla oturuyorsun?"
Zeyn'el Âbidin bu sözü şöyle bir cevapla karşıladı: "Ey Na'fi! Bize layık olan, ilim nerede ise onun olduğu yere gitmektir."
Rivayet olunduğuna göre Zeyn'el Âbidin bir gecede bin rekat namaz kılar, bir taraftan da dua eder ve göz yaşı döker ağlardı.
Çok ibadet etmesinden dolayı halk kendisine "Zeyn'el Âbidin" lakabını verdi. İbadetlerinde fazlaca secdede durduğu için "çok secde eden" de denmişti. Bu özelliklerinden dolayı "Seyyid'ul Âbidin" ve "Zekiyy'ül Emin" de denmiştir.
Said b. Müseyyeb onun hakkında şöyle diyor: "Hz. Hüseyin'in oğlu Ali'den (Zeyn'el Âbidin) daha faziletli bir kimse görmedim."
Zühri de onun hakkında şöyle demiştir:
Zeyn'el Abidin'den daha çok fıkıh bilen birini görmedim.
Zeyn'el Âbidin hazretleri kölelik meselesine dikkati çekecek derecede özen göstermiş, kölelerin hürriyetine kavuşması için fevkalade gayret göstermiştir. Bizzat kendisi pek çok köleyi âzad etmiştir. Hatta bu konuda abartılı rivayetler vardır. Bir rivayete göre yüzbin köleyi azat ettiği söylenir. Köleleri satın alır ve azad ederdi. Diğer insanlara da kölelere iyi muamele etmeleri çağrısında bulunur, köleleri hürriyetine kavuşturmaya teşvik ederdi. Bu özelliği sebebiyle nesiller boyunca köle azad edici bir insan sayılmıştır. Köleler, Zeyn'el Abidin'in iyi muamele ettiğini ve onları hürriyetine kavuşturduğunu bildikleri için türlü yollara başvurur onun kölesi olmak isterlerdi.
Zeyn'el Âbidin çok affedici ve yumuşak huylu bir zât idi. Bir gün kendisine çok çirkin şekilde söven bir adama: "Sen bildiklerine göre bunları söyledin. Senin daha bilmediğin pek çok halimiz vardır. Bir ihtiyacın varsa sana yardım edeyim" dedi. Adamcağız sustu kaldı. Zeyn'el Âbidin adama bir kese attı içerisinde bin dirhem vardı.
Zeyn'el Âbidin'in kölelere gösterdiği yumuşaklık, ikram ve yaptığı şeyler hususunda pekçok rivayet bulunmaktadır.
Abdulmelik b. Mervân Zeyn'el Âbidin ile Kabe'de karşılaşmıştı. Ona: "Bir ihtiyacın var ise yerine getireyim" dedi. Zeyn'el Abidin'in cevabı şu oldu: "Allah'ın evinde başkasından bir şey istenmez!"
Bundan sonra Zeyn'el Âbidin Kabe örtüsüne sarılarak şöyle yakarışta bulundu: "Hükümdarlar bize kapısını kapadı. Onların kapılarında korumalar var. Senin kapın ise açıktır. Bana bakman için sana geldim Allahım!"
Hişam b. Abdulmelik büyük bir kalabalığın Zeyn'el Âbidin'in etrafını çevirdiğini görünce: "Kim bu adam?" diye sormuş. Meşhur şair Ferazdak onun kim olduğunu anlatmak üzere şu beyitlerle başlayan uzun bir kaside söylemiş:
Bu gördüğünü Batha ayak sesinden tanır Onu beytullah, hıll ve harem nefesinden tanır
Selam verince Kabe'ye bilsem neler olacak? Neredeyse mübarek elini Kabe'nin hatimi tutacak!
Onu gören her Kureyşli şöyle deyip şerefli olur: Ne kadar iyilik varsa onda nihayet bulur.
Zeyn'el Âbidin bunun üzerine Ferazdak'a bin dinar hediye göndermiş. Ferazdak ise "Ben kasidemi Allah için söyledim, hediye almak için değil" diyerek hediyeyi almamış. Zeyn'el Âbidin ise: "Biz ehl-i beyt'iz, bizim verdiğimiz geri çevrilmez" diyerek ısrar edince Ferazdak hediyeyi kabul etmiş.
Zeyn'el Âbidin hicri 94 yılında 58 yaşında vefat etmiştir. Allah ondan razı olsun.
- Tevhid
- Kur'an
- Sorularla İslam-7.Bölüm
- Sorularla İslam-Bölümler
- ☝📖 المحمية 📖☝
☝https://www.muhammediyye.org/☝
📖-المحمية علي الكتاب و السنة الصحيحة-📖
Öğrencilerimize önemli hatırlatma;
اعوذ بالله من الشيطان الرجيم
بسم الله الرحمان الرحيم
الحمد لله رب العالمين وحده لا شريك له و محمد رسول الله لا رسول و لا نبي بعده و الصلاة و السلام علي آله واهل بيته و اصحابه و امته اجمعين
Kovulmuş şeytandan,Her şeyin yaratıcısı tek rabb,tek ilah,tek gerçek egemen,rahman ve rahim olan Allaha cc sığınırız,her türlü kulluğun,ibadetin,itaatin,faydalı amellerin ve sözlerin tümü sadece ve sadece onun rızası içindir,salatü selam bütün peygamberlerin peygamberi efendimiz,rehberimiz,önderimiz ve örneğimiz Hz Muhammed Mustafa aleyhi efzalussalati vesselama,aline,temiz ehli beytine,davası uğruna savaşan ashabına ve yolunda yürüyen ümmetine olsun.
Sitemizde yeralan çalışmalarımız;başta yüce kitabımız Kur'anı Kerim olmak üzere,temel İslami kaynakların anlaşılmasına yardımcı olmak üzere hazırlanmıştır.Bu çalışmalarda bizlerden ilgisini,yardım ve desteğini esirgemeyen kardeşlerimizden ve cümle müslümanlardan. Allah razı olsun.
📖☝المحمدية علي الكتاب و السنة☝📖☝Muhammediyye☝📖
S.Muhammed Kayaalp El-Haşimi Ks
الامام سيد محمد الهاشمي
Destek olmak isteyen kardeşlerimiz iletişim formundan bize yazınız,Allah razı olsun.S.Muhammed Kayaalp (el-Haşimi) Ks--Arapça Dersleri-İslami Sohbetler-Tevhid-Tefsir-Hadis-Fıkıh-Fetvalar-İrşadlar...↷↷↷↷
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.